"Mercan Prenses" yolcu gemisinin yanaşmasına izin verilmedi

  2020-04-08 17:39:21  cri

"Mercan Prenses" yolcu gemisinde, COVID-19 salgını başladı. 3 Nisan'da, geminin ABD'nin Florida eyaletinin Fort Lauderdale limanına yanaşması reddedildi. Çaresizlik içinde bin yolcu ve 878 mürettebatı taşıyan gemi, yaklaşık 50 kilometre güneye kadar gitti ve sonunda 4 Nisan'da Miami'ye ulaştı. Yolcu gemisinde şu ana kadar iki yolcu hayatını kaybetti ve en az 12 kişiye COVID-19 teşhisi konuldu.

"Mercan Prenses" yolcu gemisi Mart ayı başlarında yola çıktı ve planlanan rotaya göre 19 Mart'ta Arjantin, Buenos Aires'te durması bekleniyordu. Ancak bu ülkeler sınırlarını kapattılar ve yalnızca Güney Amerika'dan gelen yolcuların inmesine izin verildi. Yolcu gemisi bundan sonra iki hafta boyunca kuzeye doğru yol almak zorunda kaldı.

"Mercan Prenses" yolcu gemisi 3 Nisan'da Porto Riko deniz açıklarına ulaştı ve Fort Lauderdale limanına giriş izni istedi. Ancak Florida Sahil Güvenlik görevlileri yolcu gemisinin talebini reddetti. Bunu öğrenen gemideki ABD vatandaşları şok geçirdi. ABD neden vatandaşlarını kendi ülkelerine girmelerine izin vermedi? Neden ölmek üzere olan insanlara yardım elini uzatmadı?

Yolcu gemisi daha sonra Miami'ye yanaştı. Beş ağır hasta yerel hastaneye taşındı. Bilgilere göre, Wilson Ma, 4 saatten fazla bir süre ambulans bekledikten sonra, sonunda hastaneye ulaştırıldı. Maalesef Wilson Ma, hastaneye geldikten birkaç saat sonra vefat etti. 5 Nisan'da hasta olan Ma'nın eşi, uzun süre ambulans bekledikten sonra hastaneye ulaştı. Yolcu gemisindeki doktorun, Florida'da ekstra yatak olmadığı ve ambulansların hastaları almadığını söylemesi üzerine

San Francisco'da yaşan Wilson Ma'nın ailesi 911 acil yardım hattını aramıştı.

Ancak bunların hepsi doğru değil.

Yolcu gemileri sorunu, Florida ve ABD'nin sorunu haline geldi. ABD Sahil Güvenlik görevlilerinin sözlerine göre, henüz hala 114 adet yolcu gemisi ABD'nin yakınlarında denizlerde bekliyor. Yardıma ihtiyaç duyduklarında, yakındaki bir limana yanaşmak zorunda kalacaklar.