Çinli yönetmen Wang Xiaoshuai'nin "Chuangru Zhe" adlı filmi 34. İstanbul Film festivali kapsamında "Kızıl Amnezi" adıyla gösterildi. Filmin İngilizce adı Red Amnesia'dan çeviri yapılarak Türkçede bu isim uygun görülmüş. Ancak filmin adını orijinal Çincesinden çevirirsek Davetsiz Misafir diyebiliriz; ve bu sayede film üzerine daha psikolojik bir okuma yapabiliriz...
Yönetmen Wang Xiaoshuai, bu filmiyle Kültür Devrimi üçlemesini tamamlıyor. Eylül 2014'te Venedik Film Festivali'nde gösterilen film, 30 Nisan 2015'te Çin'de gösterime girdi.
Pekin Bisikleti, Shanghai Düşleri ve 11 Yaşındayım gibi filmleriyle tanıdığımız Wang Xiaoshuai bu kez alışılmadık bir gerilim filmiyle karşımızda. Emekli ve dul bir kadın olan Deng'in günlük yaşamı, yaşlı annesi ve oğullarıyla ilgilenmekten ibarettir. Her ne kadar artık çoktan birer yetişkin olan oğulları başka şeylerle meşgul olması için ısrar etseler de kadının inadını kıramazlar. Oğullarının yapamadığını, bir yabancıdan gelen telefonlar başarır. Deng'in düzenini alt üst eden bu "davetsiz misafir" kimdir?
Wang Xiaoshuai, bellek üzerine kurulu bu hikâyeyle Çin'in yakın tarihine bakıyor, olayları üç neslin tanıklığıyla izliyor. Yönetmene göre filmin davetsiz misafiri, insanın içindeki şeytandan başkası değil.
Yönetmenin daha önce çektiği "Shanghai Düşleri" ve "11 Yaşındayım" (Wo Shiyi 我11) adlı filmler üçlemenin ilk filmleriydi.
Shanghai Film Grubu, Chuangru Zhe gösterime girmeden önce yaptığı açıklamada, ticari filmlerin popüler olduğu bu dönemde sanat filmlerinin de teşvik edilmesi gerektiğini belirtti. Shanghai Film Grubu, büyük övgü toplayan Chuangru Zhe gibi seçkin Çin yapımı sanat filmlerini ve yönetmen Wang Xiaoshuai'yi desteklemeye devam edeceğini bildirdi.
Sanat filmlerinin Çin sinema pazarında fazla ilgi gördüğü söylenemez; ancak Chuangru Zhe gösterime girdiği andan itibaren büyük ilgi gördü. Filmin Çin'deki sinema salonlarında gösterim saati oranı yüzde 1,15'ten yüzde 3'e yükseldi. Beijing ve Shanghai gibi büyük kentlerde bu oran yüzde 6'ya kadar çıktı.
Wang Xiaoshuai, Chuangru Zhe filminde bilindik tarzını sürdürüyor: Kamerasını doğrudan tarihi hadiselere çevirmeyen yönetmen, tarihi olayarın günlük yaşam üzerindeki derin etkilerini yakalamaya çalışıyor. Bunu yaparken bazen bir çocuğun gözüyle, bazen de son filmindeki gibi ihtiyar bir kadının gözüyle hikayeyi ele alıyor.
Wang Xiaoshuai filmle ilgili şunları söylüyor: "Filmin baş karakteri 70 yaşında bir kadın, bu kadının hayatı anne-babalarımızınkine benziyor. Onlar, gençliklerinde bütün enerjilerini devletin güçlenmesi, başkaları ve aileleri için harcadılar, fakat kendilerine çok az ilgi gösterirler."
Film modern Çin toplumunun pek çok sorununu yansıtıyor. Wang Xiaoshuai, bu filmle Çinlileri yeniden "sıradan" günlerine kavuşturmayı arzu ettiğini ifade ediyor.